5 Şubat 2016 Cuma

Senin Ruhun Bütün Dünyadır!

Herkese güzel bir Cuma'dan merhaba...

Bugün bir önceki yazımda bahsettiğim, beni çok etkileyen bir kitap hakkında yazıyorum...

Ocak ayının ortalarında alıp, okumaya başladığım 'Siddhartha', Herman Hesse'nin kaleminden çıkmış, naif ama o kadar da etkileyici bir kitap...

Nereden başlasam bilemiyorum ama gerçekten uzun süredir bu kadar etkilendiğim bir kitap okumamıştım.
Siddhartha gerçek bir 'Ben' arayışı!

Bilme isteğiyle yanan Siddhartha'nın inanç odaklı arayışının sonunun 'kendini bilme'ye, 'ben' denileni anlamaya varan hikayesi...

Yeryüzündeki dinlere, inanışlara neden inanıyoruz?
Bir kul, Tanrısına neden inanır?
Veya herkesin inandığına mı inanmak zorundadır?

İnançtan öte ona inanandadır asıl mevzu!
Mutluluk ve huzurun ne olduğunu ararken aslında kendini arayış...

"Senin ruhun bütün dünyadır." diye ilk sayfalarında okuduğum cümle Siddhartha'nın hikayesinin sonunda bana kendini tekrar hatırlattı...

Farklı kültürlere, inanışlara, yaşamlara yayılan arayışın sonunda cevapları kendinde, ruhunda bulmanın hikayesi...
Evrenin ne olduğu değil,senin onu nasıl anlamlandırdığının hikayesi...

Bir Brahman oğlu olarak doğan Siddhartha'nın içinde yaşadığı toplumun yaşam ve dini ritüelini benimsemeyi reddedip, diğer inanış ve yaşayış biçimlerini deneyimlerken aslında kendini deneyimleme sürecini anlatıyor Herman Hesse...

Brahman iken Samana oluşu, Buddha (Gotama diye geçiyor kitapta) etkisi, onun felsefesi ile olan belirsiz ilişkisi...

Nefse hakim olmayı meziyetleri arasında sayan bir insanın nefsini unutmayı, tüketerek yaşamayı deneyimlemesi, cinsel tecrübeleri, inancını, ruhunu sürekli denemesi...

Yani insana insanı anlatan bir kitap 'Siddhartha'...
Okuması bir solukta, anlatması saatlerce sürecek bir kitap...




'Ben'in arayışını yazmış Hesse, hem de çok güzel yazmış...
Bu arayışta bilgiye ulaşamamayı, ama ulaşma merakının daima olacağını yazmış..

Beni etkileyen kısmı ise tüm bu durağan arayış hikayesinin dünyaya, insana dair çarpıcı hatta vurucu tespitlerle anlatılmış olmasıydı.

Buddha'yı anlatırken, toplumda yarattığı etkiyi anlatırken;
 "...Buddha söylencesi hoş geliyordu kulağa, bu çeşit haberlerden bir büyü kokusu yayılıyordu. HASTAYDI DÜNYA ÇÜNKÜ VE YAŞAMA KATLANMAK ZORDU." diyerek inancın temelinde olana dair güçlü bir argüman koyuyor ortaya Hesse,
Etkilenmemek mümkün değil. 
Söyleyecek çok şey, altını çizdiğim, tekrar tekrar okuduğum, not aldığım çok satır var kitapta ama daha fazla anlatmayayım. Çok bile oldu:)

Son olarak birkaç satır daha paylaşıyorum ve vakit kaybetmeden okuyacağınızdan emin olarak yazımı bitiriyorum. 
Her sayfası size kendinizi sorgulatan, derin ve vurucu bir kitap arayışı içindeyseniz, buldunuz bile...

Siddhartha- Herman Hesse


"Hikmetini ve iç yüzünü öğrenmek istediğim şey Ben'di. 

Kurtulmak, alt etmek istediğim şey Ben'di. 

Ama alt edemedim, sadece yanılttım, sadece kaçtım ondan, sadece saklanıp gizlendim.

Doğrusu, dünyada benim bu Ben'im kadar, bu yaşıyor olduğum, 

başkaları gibi ve başkalarından ayrı biri olduğum,

Siddhartha olduğum bilmecesi kadar kafamı başka hiçbir şey kurcalamadı.

Ve dünyada kendim kadar, Siddhartha kadar az bildiğim başka hiçbir şey yok!" (sy.47)



Busi




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder