3 Temmuz 2015 Cuma

"HAYATIMIN ŞARKISI" Hayatınızın Filmi Olabilir!!!

  Tazecik bloğumun ikinci yazısından hepinize merhaba ... "Bir film izledim, hayatım değişti." demeyeceğim ama bir film izledim ve içim mutlulukla doldu, hayatın naif yanını hissettim. Bunu bana hissettiren film ise bu sene ülkemizde ilk gösterimi İKSV'de yapılmış olup, 19 Haziran'da vizyona giren La Famille Bélier yani Hayatımın Şarkısı. (zamanlama hatam olduğunun farkındayım ama festival filmi olduğu için zaten çok salonda gösterimi olmadığını, online ulaşmak zorunda kalacağınız ya da 'Başka Sinema' gösterimlerinde görebileceğiniz bir film olduğunu belirteyim.)




  Sinema ve festivallerle ilgili olanlarınız muhtemelen filmin adını sıkça duymuş hatta belki izlemiştir. Eğer izlemediyseniz ve bir akşam elinizde kahveniz, yaşadığınız tüm sıkıntıları geride bırakıp iyi hissetmek istiyorsanız Hayatımın Şarkısı tam sizlik. Mandıracılık yaparak geçimini sağlayan Bélier ailesinin, 16 yaşındaki Paula hariç, tüm fertleri işitme engellidir. Paula ailenin tüm gündelik işleriyle, en başta çiftlikteki işleriyle tek başına ilgilenir. Bunun yanı sıra ailesinin çevresiyle kurduğu ilişkilerinde çevirmenliği de bizzat üstlenmektedir. ama işler hep böyle gitmez ve Paula tutkusunun peşinden gitmek için bir tercih yapmak zorundadır.




  Konusunun yanı sıra bahsetmek istediğim şey oyunculuklar aslında. Filmin ilk dakikadan son dakikaya kadar sizi içine almasında özellikle baş roldeki Paula karakterini başarıyla canlandıran Louane Emera'nın payı çok büyük. İlk uzun metraj oyunculuk deneyimi olmasına rağmen böyle bir rolün altından alnının akıyla çıktığı Cesar ve Lumier Ödüllerini almasından belli. Filmi izledikten sonraki kısa araştırmamda öğrendim ki Louane Fransa'daki bir ses yarışmasında yarışmış ve yönetmen onu bu şekilde keşfetmiş. Zaten filmdeki şarkıları bu kadar güzel söylemesi müzik yeteneğini açıkça gözler önüne seriyor. Güzelliği de ayrı bir dikkatimi çeken noktaydı tabii:)


Müzikten bahsetmişken bence filmin başarısında çok önemli bir diğer faktörse kesinlikle filmde kullanılan Michel Sardou şarkılarıydı. 'Je Vole'ün gerçekten uçuyorsunuz hissi vermesinin yanında beni sözleriyle çook fazla etkileyen bir aşk şarkısı olan ve bence şimdiye kadar yazılmış en iyi sözlerden olabilecek 'Je Vais T'aimer' ise binlerce kez dinlenebilir. Tüylerimi diken diken eden bir şarkı ki orjinal versiyonu Michel Sardou'dan dinlendiğinde ağlama garantisi verebilirim:)





  Hayatımın Şarkısı'nın bu kadar etkileyici olmasını sadece bu nedenlere bağlamaksa ekibin diğer oyuncularına büyük haksızlık olur. Zira Paula'nın işitme engelli annesi ve babası karakterlerine hayat veren Karin Viard ve François Damiens ivmeyi yükseltip filmi bambaşka bir yere taşıyorlar. ayrıca belirtmek isterim ki filmde rol alan oyunculardan gerçekte işitme engelli olan tek kişi Paula'nın erkek kardeşi rolündeki Luca Gelberg.
  Biraz daha yazarsam oturup tüm filmi anlatacağım sanırım bu yüzden burada sonlandırıyorum yazımı. Bu güzel yaz akşamı için çok güzel bir seçenek olacağını düşündüğüm bu filmi şiddetle tavsiye ediyorum. 
  Tüm güzellikler sizinle olsun...
                                                 
 Busi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder